21 Ekim 2008 Salı

Birinci Öncelikli Çevre Problemi: Çevre Bakanlığı

Yazan: Dr. Uygar Özesmi

81 ilde 81 Çevre Sivil Toplum Kuruluşu ile yapılan bir anketle Türkiye’nin en öncelikli çevre problemlerini sıralamaları istendi. Şırnak ilinden yanıt gelemediği için 80 il arasında yapılan anket sonuçlarına göre birinci öncelikli sorun olarak Çerve Bakanlığı gösterildi. Ankette yer alan diğer problemler arasında ikinci sıraya Enerji Bakanlığı otururken, Bayındırlık ve Iskan Bakanlığı üçüncü oldu. Turizm Bakanlığı ise şaşırtıcı bir biçimde 4.lüğe otururken, Başbakanlık ise sıralamaya dahi giremedi…

Bu anket sonuçlarının nasıl yorumlanması gerektiği ise anlaşılamadı. Sorunu gidermek için sırasıyla Başbakanlık dışında bütün bakanlıklar ortadan mı kaldırılmalıydı?

Bu yazının absürd ve bu günlerde moda olan gerçek üstü girişini bir yana koyarsak… elime geçen Çevre Bakanlığı yayını ile beynimden vurulmuşa döndüm. En yüksekten gramajlı parlak kağıda basılmış kitapta neden kullanıldığı belli olmayan renklerde ilkokul harita ve grafikleriyle bezenmiş ve büyük ihtimalle toksik boyalarla basılmış bir kitapla karşı karşıyaydım… Bu arada neden ülkemizde halen geri dönüşümlü kağıt üretilmediği de açıklık kazanmış oldu!

Raporda, kimi zaman Şırnak hariç olmak üzere, illerden alınan bilgilere göre ülkemizin en önemli çevre sorunları arasında hava kirliliği ve su kirliliği başı çekmekte ve hemen atıklar bunları takip etmekteydi. İlginç olanlardan biri ise koku probleminin, mera tahribi, biyolojik çeşitlilik ve habitat kaybı ile sulak alan kaybından (sanki sulakalan habitat değilmiş gibi) daha öncelikli görülmesiydi.

Çevresel Etki Değerlendirmesi ve Planlama Genel Müdürlüğünün eseri olan bu raporda “sorun” olarak sıralananların ise esasında sonuç olduğundan bi haber olmalıydı zira bu “sorun”ların giderilmesine veya beylik ve bildik “sorun”ların yorumlanmasına ve planlamaya dair tek bir kelime dahi yoktu… Bakan’a ayrılan ve bakanın bize baktığı koca bir sayfanın karşısında kendisine ayrılan diğer sayfada ise küresel iklim değişikliğine güzel bir atıf vardı. İlginçtir “yayın”da ise küresel iklim değişikliği tek bir kelime ile dahi geçmiyordu… Anlaşılan bakan yayına bakmamış, bakanın yazanları ise bakanlığın yazanlarından daha güncel yazıyormuş.

Bu yayın çevreyi tüketmeyip, bizim vergilerimizle atık üretmiyor olmasaydı inanın bu yazıyı da yazmak zahmetine katlanmazdım… Ankete mankete gerek yok “sonuç” bize bön bön bakıyor… Bu ülkenin en büyük çevre “sorunu” Çevre Bakanlığı.

bkz. Anonim (2008). "Türkiye Çevre Sorunları ve Öncelikleri Envanteri Değerlendirme Raporu (2005-2006)" Çevre ve Orman Bakanlığı, Çevresel Etki Değerlendirmesi ve Planlama Genel Müdürlüğü, Çevre Envanteri Dairesi Başkanlığı, Ankara, 148s

2 yorum:

Bilgi dedi ki...

yazıyı çok beğeneceğim, ama dilerim bakanlıktaki bir avuç doğru iş yapmaya kendini adamış insan alınmaz.. sevgiler, bilgi

Uygar Özesmi dedi ki...

İşini güzel yapan insanlar alınmasın, işini iyi yapmasına müsade edilmeyenler de...