20 Mart 2012 Salı

Activists demand to ban cyanide in Dominican Republic


Activists demand to ban cyanide in Dominican Republic

The protest took place in front of the offices of Barrick, which prepares to operate the Pueblo Viejo gold and silver mine next year

Dominican Republic.- The group SalvaTierra took a non-violent direct action this morning in front of the building where the multinational mining corporation Barrick has part of its offices in capital city, Santo Domingo. It declared its support to dozens of environmental and social groups that have already expressed their opposition to megamining in the country and joined the campaign by the Latin America Mining Conflicts Observatory (OCMAL) to ban cyanide in the whole region.




In their statement, the group warns that: “Mega open pit mining is an activity whose enormous scale entails major environmental impacts, such as the destruction of large forests, the massive consumption of fresh water and electricity, the production of acid drainage, and above all the use of large amounts of highly toxic substances”. Amongst the latter they highlighted cyanide, which Barrick is planning to use for processing 24,000 tons of mineral daily in the Pueblo Viejo mine currently under construction.
The activists of SalvaTierra asserted that the terrible disasters cyanide has already caused in different parts of the world evidence that there is no way of having absolute safeguards against spills of this toxic substance. They highlighted the cyanide spill that occurred in Romaina in 2000, which motivated a ten years debate that concluded with the ban of cyanide for mining purposes in the whole of the European Union; and that of Ghana, in 2009, which took place in a gold mine certified by the International Cyanide Management Code, which Barrick now pretends to use as a guarantee against spills in Pueblo Viejo.
While a 20 percent of the Dominican population has no access to water according to the United Nations Program for Development (UNDP), the Pueblo Viejo mine is planning to consume 2,500 cubic meters of water per hour. The mine is also putting in risk of pollution with cyanide and acid drainage the Hatillo dam, the largest of the Caribbean region. SalvaTierra expressed their concerns about these facts, specially when it has been announced that climate change could decrease the water supply of the nation up to a 60 a percent.

The group concluded by saying that the decision to take the Dominican Republic on the path of megamining development is not the result of a consensus based on a democratic debate, but rather seeks particular interests and privileges. In addition, they stated that there is crucial information which has been kept from the public, such as the amount of cyanide that Barrick is planning to use in Pueblo Viejo. For all these reasons, they demanded more transparency and access to information from the mining corporations and the government, and the ban of cyanide for mining purposes.  


19 Mart 2012 Pazartesi

Haftanın çevre haberleri (12-16 Mart)


Haftanın çevre haberleri (12-16 Mart)

Greenpeace Akdeniz Genel Direktörü Dr. Uygar Özesmi ve Greenpeace Gönüllüleri ile Açık Radyo işbirliği içinde hafta içi her gün yayınlanan Gezegenin Geleceği programından Gülçin Şahin tarafından derlenmiştir.
Su kıtlığı tehdit ediyor
UNESCO tarafından yeni açıklanan bir rapora göre, tüm dünyayı yakın gelecekte temiz su kıtlığı tehdit ediyor. Uzmanlar su kıtlığının 2070 yılına kadar Orta ve Güney Avrupa’da hissedileceğini vurguluyor. Fransa’nın Marsilya kentindeki Dünya Su Forumu öncesinde yayınlanan 700 sayfalık UNESCO raporu, dünya genelindeki temiz su sıkıntısına dikkat çekti. Araştırmacılar, iklim değişikliğinin 2030 yılına kadar Asya ve Afrika’nın güneyindeki gıda üretimini ciddi oranda vuracağına dair uyarıyor.http://www.yesilbilgi.org/su-kitligi-yasanacak.aspx

İklim değişimi ada ülkesini sular altında bırakıyor                         
İklim değişikliğinin ilk kurbanlarından biri, Pasifik adası Kiribati Cumhuriyeti oldu. Kiribati’nin bazı bölgeleri, okyanusun yükselmesiyle sular altında kaldı. Bölgedeki 32 mercan adasından bazıları yok olmaya başladı. Bu durum karşısında yetkililer de radikal bir çözüme başvurarak, 2 bin km uzaktaki Fiji’den toprak satın alınmasına karar verdi. Bilim adamlarının hesaplamalarına göre Pasifik bölgesinde deniz her yıl 2 milimetre yükseliyor. http://www.yesilgazete.org/blog/2012/03/14/yukselen-okyanus-sulari-ulkeyi-haritadan-siliyor

İngiltere’de kömürlü santral kapanıyor
İngiltere’de iklim protestolarının odaklarından Kingsnorth Kömürlü Termik Santrali’nin kapatılması onaylandı. Termik santralin sahibi EON şirketi, Mart ayında AB çevre düzenlemesine göre şalteri indirecek. Greenpeace’in 2008’deki kömür santrali işgali eylemine katıldığı için yargılanan ve beraat eden 6 aktivistten biri olan Ben Stewart ise, kararın İngiltere’deki bir türlü bitmeyen, yüksek oranda kirletici kömür kullanımının sonuna gelindiğinin sinyallerini verdiğini ifade etti. Stewart: “EON Kingsnorth’da anlaşmazlıklara ve direnişe rağmen başka bir kirletici kömürlü termik santral kurmak için boş yere yıllarını harcadı” dedi.http://af.reuters.com/article/energyOilNews/idAFL5E8EF4B620120315

Dünyadaki nükleer santrallerde güvenlik kaygıları
Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu, Fukuşima felaketinin yıldönümünde açıkladığı rapor ile dünyada var olan nükleer santrallerin %80'inin 20 yıldan fazla bir süredir aktif olduğunu ve bunun beraberinde güvenlik kaygıları yarattığını belirtti. Raporda, eski reaktörler için güvenliğin geliştirilmiş olmasının beklendiği ve günün teknolojisine uyum sağlanması gerektiği yer aldı. 56 sayfalık rapor, santrallerin yaydığı tehlikenin altını çiziyor.

Greenpeace Uluslararası Genel Direktörü Türkiye’deydi
Greenpeace Uluslararası Genel Direktörü Kumi Naidoo geçtiğimiz hafta İstanbul’daydı. Fukuşima’nın birinci yıldönümünde hem nükleer santralin tehlikelerini anlatan, hem de Türkiye’de planlanan santrallerle ilgili mesajlar veren Naidoo, Akkuyu’da bir nükleer santralin ülke için intihar demek olduğunu söyledi. Çok büyük paraların döndüğü nükleer endüstrinin aktörlerinden biri olan Tepco’nun bir monopol olduğunu ama Japon halkının felaket sonrası ses verdiğini anlatan Naidoo, Japonya’daki nükleer reaktörlerin durmasıyla geçecek nükleersiz bir yazın ardından kimsenin elektrik sıkıntısı çekmediğini göreceklerini kaydetti. Naidoo, Türkiye’nin kirli enerjilerden vazgeçerek, bölgede bir yenilenebilir enerji lideri olabileceğinin altını çizdi.

Hasankeyfliler taşınmak istemiyor
Doğa Derneği’nin Hasankeyf’te yaptığı araştırma, Hasankeyflilerin taşınmak istemediğini ortaya koyuyor. Uzman Ebru Işıklı’nın hazırladığı araştırmada görüşülen Hasankeyflilerin yaklaşık yüzde 70′i, 11 bin yıllık geçmişe sahip Hasankeyf’i bırakarak DSİ köyüne gitmek istemiyor. Bakan Eroğlu’nun “Barajdan sonra daha fazla turist gelecek” sözlerine inanların oranı ise sadece yüzde 13. Dünyanın en tartışmalı baraj projelerinden biri olan Ilısu, UNESCO’nun 10 Dünya Mirası kriterinden 9’unu birden sağlayan dünya üzerindeki tek yer ancak, Avrupa Kredi Ajansı’nın uzman komitesinin raporu Ilısu baraj projesi ile 55 bin ile 65 bin arasında insanın yerinden edileceğini gösteriyor.http://www.dogadernegi.org/hasankeyf-tasinmak-istemiyor.aspx

1 Mart 2012 Perşembe

Şubat 2012 Çevre Haberleri


 Şubat 2012 Çevre Haberleri - Gülçin Şahin

Greenpeace Akdeniz Genel Direktörü Dr. Uygar Özesmi ve Greenpeace Gönüllüleri ile Açık Radyo işbirliği içinde hafta içi her gün yayınlanan Gezegenin Geleceği programından derlenmiştir.

Doğa korumada son sıralardayız                          
Dünyanın en saygın üniversitelerinden Yale Üniversitesi, 2012 Dünya Çevre Performansı Endeksi’ni yayınladı. Gelişmiş ülkeler ve dünyanın ilk 10 ekonomisi arasına girmeye çalışan ülkemiz, çevre sağlığı ve doğa korumada dünya ülkeleri arasında en son sıralarda ve birçok en az gelişmiş ülkenin arasında yer alarak, değerlendirilen 132 ülke arasında 109. oldu. Daha da üzücü olan, ülkemizin sadece iki yılda 32 sıra birden gerilemesiydi.

Mini buzul çağı yalanlandı
Türkiye gündemini meşgul eden Mini Buzul Çağı yalanlandı. İngiltere Meteoroloji Dairesi ve East Anglia Üniversitesi’ne atfedilen araştırma kaynağından yalanlandı. İngiltere’nin resmi meteoroloji örgütü, bulvar gazetesi Daily Mail’de yer alan ve Türkiye basınında da  yer bulan araştırmanın sonuçlarının çarpıtılarak yansıtıldığını ve aksine 2000-2009 arasının 1850’den bu yana en sıcak on yıl olduğunu açıkladı. http://www.yesilgazete.org/blog/2012/01/31/met-office-yalanladi-buzul-cagi-yalanini-yayan-gazeteciler-utanacak-mi/

1 Milyon İzmirli termik santrale karşı
Aliağa'da yapılması planlanan 7 adet termik santrale geçit vermemek üzere "1 milyon İzmirli termik santrale karşı" kampanyasını başlattı. http://www.milliyet.com.tr/bir-milyon-izmirli-termik-santrale-karsi/ege/haberdetay/13.02.2012/1501474/default.htm

Kömürden Vazgeç Güneşi seç
Anadolu Efes’in hissedarlar toplantısı öncesi şirketin merkezi binası önünde güneş paneli kuran Greenpeace gönüllüleri, şirkete 14 Şubat mesajı verdi: Kömürden vazgeç, güneşi seç, sevenlerini üzme! Greenpeace üyelerinin amacı Anadolu Grubu'nun Sinop-Gerze'de kurmak istediği kömürlü termik santrali protesto etmekti. Greenpeace gönüllüleri, bina önüne kurdukları güneş panelleri ile sıktıkları portakal suyunu Efes çalışanları ve hissedarlarına dağıttı. Greenpeace, Anadolu Efes'i kömür yerine güneşe yatırım yapmaya ve temiz enerjiler konusunda liderlik etmeye çağırdı. Şu ana kadar 75 binin üzerinde kömürlü termik santral karşıtı http://bukapaginaltinda.org/ web sitesinden Greenpeace’in kampanyasına imzalarıyla destek verdi.
 
Daha iyi bir Taksim
12 Şubat Pazar günü, Taksim'de yapılması planlanan betonlaşma projesi protesto edildi. ''Daha İyi Bir Proje, Daha İyi Bir Taksim, Daha iyi Bir Gelecek'' yazılı pankart açan grup adına konuşan mimar Korhan Gümüş, Taksim Meydanı için planlanan projenin 30 yıl öncesinde de tasarlandığını ancak uzmanlar, sanatçılar ve tasarımcıların girişimiyle kent yönetiminin projenin uygulanmaması için ikna edildiğini söyledi. Ağaç evlat edinenler arasında, İstanbul Milletvekilleri Şafak Pavey ve Melda Onur, gazeteci Banu Güven, yazar Murat Belge sanatçılar Hale Soygazi, Lale Mansur, Nejat Yavaşoğulları, Zeynep Tanbay, Şebnem Dönmez, Harun Tekin ve Greenpeace Akdeniz Genel Direktörü Uygar Özesmi vardı. http://www.dipnot.tv/23611/Taksim-icin-planlanan-cevre-duzenlemesi-protesto-edildi-DAHA-iYi-BiR-PROJE-DAHA-iYi-BiR-TAKSiM.aspx

Polonya nükleere hayır dedi
Polonya’nın Baltık Denizi kıyısındaki tatil beldesi Mielno yakınlarına yapılmak istenen nükleer santral için yapılan yerel referandumda halkın %94′ü nükleer santral projesine karşı oy kullandı. Polonya’da hükümet, nükleere yönelim nedenini Polonya’nın enerji arzını kömür santrallerine bağımlılıktan kurtarmak olarak tanımlıyor. Oysa Polonya hükümeti bunu yenilenebilir enerji ve enerji verimliliği ile kolaylıkla sağlayabilir.
http://www.greenpeace.org/turkey/tr/news/blog/nukleer/polonya-nkleere-krmz-kart-gsterdi/blog/39066/
Greenpeace’ten Tarım Bakanlığı önünde inekli GDO protestosu
Greenpeace eylemcileri, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın giriş kapısındaki tabelanın yazılı olduğu platforma çıkmak istedi. Bakanlığın özel güvenlik görevlilerinin sert müdahaleleri ile karşılaşan, inek kostümü giymiş eylemciler, ellerinde “GDO mu? Yemezler!” yazan pankartlarla GDO yönetmeliğinde yapılan sözde değişikliği protesto ettiler. 

Buğday Derneği’nin 10. yılı kutlandı
Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği’nin 10. yılı, 21 Şubat Salı günü Babylon’da, “Yaşasın Tohumlar” temalı gecede kutlandı. Gecede Bulutsuzluk Özlemi'nden Nejat Yavaşoğulları , Yeni Türkü'den Derya Köroğlu, Moğollar'dan Taner Öngür , Richard Hamer'in sürprizi Aura , Volkan Arslan  ve Jehan Barbur dinletileriyle yer aldı. Geçtiğimiz yıl 3 Mart’ta hayatını kaybeden Buğday Derneği kurucusu Victor Ananias, ölümünün birinci yıldönümünde Bodrumda kabri başında, %100 Ekolojik Pazarlarda ve Kaz Dağları’ndaki Çamtepe Ekolojik Yaşam Merkezi’nde düzenlenecek etkinliklerle anılacak. http://www.bugday.org/portal/haber_detay.php?hid=5059

Greenpeace ve ‘Zeyna’ Shell’in gemisini durdurdu
Greenpeace eylemcileri, Kuzey Kutup Bölgesi’nde petrol sondajı yapacak olan ve Shell için çalışan petrol arama gemisini Yeni Zelanda’daki limandan ayrılmadan durdurdu. Eylemcilerinin arasında ‘Zeyna’ dizisiyle tanınan Yeni Zelandalı oyuncu Lucy Lawless da bulunuyordu. Dört gün boyunca gemide kamp kuran ve geminin hareket etmesini engelleyen eylemciler dördüncü günün ardından göz altında alındı. Daha sonra serbest bırakılan eylemciler, Shell Kuzey Buz Denizi’nde petrol arama planlarından vazgeçene kadar mücadeleye devam edeceklerini açıkladılar.